<$BlogItemBody$>
22 Temmuz seçim hezimetinde parti yönetimi hariç herkesi sorumlu tutan CHP'ye kimse inanmadı. Basın, Merkez Yönetim Kurulu'nun tespitlerini ciddiye almazken, hedef alınan kesimlerden de sert tepki geldi. Söz konusu raporda, başarısızlığın sebebi olarak Yüksek Seçim Kurulu (YSK), cami imamları, medya, ikinci cumhuriyetçiler, ABD ve Avrupa gösterilirken hiçbir özeleştiride bulunulmamıştı. Raporda, ikinci cumhuriyetçilerin halkın beynini yıkadığı savunulmuştu.İkinci cumhuriyetçiler: Baykal seçim kazanamaz
Mehmet Altan (Gazeteci-yazar): Rapor Baykal'ın siyasi körlüğe devam edeceği anlamına geliyor. CHP, halka karşı devleti tuttu, demokrasiye karşı Kemalizm'i tuttu. Esas ikinci cumhuriyetçinin Baykal olması gerekirdi. Demokratikleşmeyi sosyal demokrat partinin yapması lazım. Sosyal demokrat olduğunu iddia ediyor. CHP'ye yakışmayacak düzeyde sığlık gördüm.
Cengiz Çandar (Gazeteci-yazar): Rapor CHP'nin ideolojik zaaf içinde olduğunu, seçimden hiçbir ders çıkarmadığını gösteriyor. Bu rapor esas alınırsa CHP, hiçbir seçimi kazanamaz. CHP açıkça yanlış teşhis koydu. Medyanın büyük çoğunluğu CHP'yi destekledi. 2. cumhuriyetçiler için az deniliyor. Bu kadar az sayıda böyle büyük etki yapıyor da onları destekleyen çok sayıda köşe yazarı aynı sonucu elde edemiyor. Yanlış teşhis olursa tedavi yapamazsın.
Din görevlilerinden, abdest suyu hatırlatması
Diyanet-Sen Genel Başkanı Ahmet Yıldız: Cami imamları töhmet altında bırakıldı. Konuyu yargıya taşıyacağız. Başarısızlıklarını örtmek için 90 bin imamı hedef gösterdiler. Baykal, geçen yıl bize anlattığı abdest suyu hikâyesini unutmasın. Olay Trabzon'da yaşanmış. 3 Kasım seçimlerinde milletvekili adaylarının yolu bir köye düşmüş. Köyün girişinde elinde su kaplarıyla yürüyen yaşlı bir kadına rastlamışlar. Adaylar, kadının kaplarını taşırken kadın 'Siz kimsiniz?' diye sormuş. CHP'li olduklarını söyleyince kadın hışımla su kabını geri almış ve 'O benim abdest suyumdu.' diyerek dökmüş.
Medyadan ağır eleştiri
Oktay Ekşi (Hürriyet): Gördüğünüz gibi CHP'nin Merkez Yönetim kadrosu hâlâ ayılabilmiş değil. Veya ayıldılar, kusurlarının ne olduğunu onlar da biliyorlar; ama -mutad üzere- hepimizi enayi yerine koyarak koskocaman bir hezimeti bizlere hazmettireceklerini sanıyorlar.
Ergun Babahan (Sabah): Bu açıklama bile Türkiye'de asıl sorunun muhalefet olduğunu açıkça gösteriyor. Güçsüz bir muhalefet demokratik sisteme en büyük tehdidi oluşturuyor. Kusuru kendinden başka herkeste bulan ve kendine sosyal demokrat diyebilen bir parti ise güçlü bir muhalefet veya iktidar alternatifi oluşturmanın önünde en büyük engel olarak duruyor.
Ahmet Hakan Coşkun (Hürriyet): CHP'liler, kendi aralarında toplanıp 'Neden böyle oldu?' meselesini deşmişler. Ve şu sonuca varmışlar: 'Sayıca az/ancak etkileri fazla' olan 'ikinci cumhuriyetçiler' denilen topluluk, medyada topyekûn bir saldırıya geçerek partimizi zayıflatmıştır. Eğer CHP'nin 'yenilgi' için geliştirdiği 'teşhis' buysa... Uygulayacağı 'tedavi'nin bir işe yaramayacağını söyleyebilirim.
Zaman
